Makam Sahiplerinin Olmazsa Olmazı: Makam Şoförlüğü
Artan nüfus sayısına bağlı olarak trafiğin her geçen gün içinden çıkılmaz bir hal aldığı ülkemizde şoförlük, risk grubu yüksek mesleklerin arasında gelmektedir. Hizmet sektöründe mental ve fiziksel yorgunlukta üst sıralarda yer almaktadır. Bu sektör kendi içinde dolmuş, taksi, otobüs, kamyon şoförlüğü gibi alt gruplara ayrılmaktadır. Ancak bunlardan biri diğerlerinden gerek tarzı gerek aldıkları eğitim icabı farklı bir konumda bulunmaktadır: Makam şoförü
Bürokratlara, CEO’lara, mülki amirlere ve çeşitli mevkilerdeki seçilmişlere hizmet veren makam şoförleri çok ciddi eğitimlerden sonra mesleğe başlamaktadırlar. Günümüzde makam şoförü olabilmek için en az lise mezunu olmak şartı aranmaktadır. Bunun yanı sıra mutlaka ileri düzey sürüş eğitim sertifikası almaları gerekmektedir. Ancak bu ön şartlardan sonra makam şoförlüğü için özel bir eğitime tabi tutulmaktadırlar. Bu eğitimin amacı şoförlerin iletişim becerilerini artırmak ve daha profesyonel bir şekilde hizmet sunmalarını sağlamaktır.
Bu eğitim programlarında araçların periyodik bakımlarından, teknik takiplerine kadar sürücülükle alakalı her şey öğretilmektedir. Makam şoförleri araçlarını sürekli hazır halde bulundurmak zorundadır. Aracın resmi evraklarının düzgün ve zamanında doldurulmasından yağ değişimine kadar her şeyinden sorumludur. Bu da çok ciddi bir disiplin ve iş ahlakı gerektirmektedir. Araç her an, yurt içi ve yurt dışı seyahatlerine hazır bulundurulmalıdır. Aracın iç ve dış temizliği en önemli unsurlardandır. Zira aracın görünümü makam sahibinin misafirlerinde iyi bir etki uyandırmak için önemli bir husustur.
Bununla birlikte makam şoförünün giyimi, temizliği ve diksiyonu da aranan özelliklerdendir. Hatta küreselleşen dünyada, son yıllarda dil bilme şartı bile aranmaktadır. Bilhassa önemli mevki denen VİP kurumlarında görev yapan makam şoförlerinin kültürel birikimleri de tercih önceliklerinden sayılmaktadır. Zira uzun süren iş seyahatleri sürecinde makam şoförü patronun yol arkadaşı konumunda da bulunabilmektedir. Ancak işverenle olan diyalogun, protokol kurallarını aşmayacak bir tarzda sürdürülmesi gerekmektedir.
Ülkemizde tüm bu şartları taşıyan sürücü sayısı çok fazla değildir. Bunun sonucu olarak son yıllarda, özellikle büyük şehirlerde, ileri düzey sürücülük eğitiminin yanı sıra makam şoförlüğü eğitimi veren kurumlarının sayılarında bir artış söz konusudur. Bu da yakın bir zamanda yollarda daha donanımlı ve eğitimli sürücüleri göreceğimiz anlamına gelmektedir.